
"İki Pedal Bin Anı" Kosova'dan Çanakkale'ye Şehitler Anma Bisiklet Turu Başarıyla Gerçekleşti
Yunus Emre Enstitüsü ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı'nın destekleriyle, Pro Bike Prizren Bisikletçiler Kulübü organizasyonunda ve ÇABİP (Çanakkale Bisikletçiler Platformu) katkılarıyla gerçekleştirilen "İki Pedal Bin Anı: Kosova’dan Çanakkale’ye Şehitler Anma Bisiklet Turu" projesi başarıyla tamamlandı.
Yaklaşık 30 bisikletçi, 3 gün süren yoğun bir programla Çanakkale’de hem pedal çevirdi hem de Çanakkale ruhunu yerinde yaşadı. Kosovalı bisikletçiler, 24-25 Nisan tarihlerinde düzenlenen Çanakkale Kara Muharebeleri'nin 110. Yıl Dönümü Anma Törenlerine katılarak şehitleri saygı ve minnetle andı.
Bisikletçiler, Şehitler Abidesi, Çanakkale Şehitleri Anıtı ve Harp Müzesi, Kilitbahir Kalesi, Alçıtepe 1915 Siper ve Hilal-i Ahmer Hastanesi Canlandırma Alanları, Aynalı Çarşı, Seyit Onbaşı Anıtı, Truva Antik Kenti Ören Yeri ve Müzesi gibi önemli tarihi ve kültürel mekanları ziyaret etti. Katılımcılar, her pedal çevirmede şehitlerin hatırasına saygı duruşunda bulunarak, Çanakkale'nin maneviyatını derinden hissetti.
Anma törenlerinde, bisikletçiler Çanakkale Valisi ve Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı ile bir aile fotoğrafı çektirerek, projeye verdikleri kıymetli destekten dolayı kendilerine teşekkür plaketleri takdim etti.
Projenin amacı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Balkanlardan Çanakkale’ye gönüllü olarak katılan askerlerin anısını yaşatmak, ortak Türk-Arnavut tarihine dikkat çekmek ve iki ülke arasındaki kültürel bağları daha da güçlendirmekti. 3 gün süren bu anlamlı etkinlikte katılımcılar hem Çanakkale’nin tarihi zenginliğini yerinde deneyimledi hem de tarihin derinliklerine duygusal bir yolculuk yaptı.
Yunus Emre Enstitüsü Kosova Koordinatörü Sayın Ramazan Yılmaz, proje ile ilgili yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Bu proje ile sadece pedal çevirmedik, tarihimize, ortak değerlerimize ve şehitlerimize duyduğumuz saygıyı bir kez daha gösterdik. Çanakkale ruhunu Kosovalı gençlerimize hissettirebilmek, burada bulunmanın manevi ağırlığını yaşatabilmek bizim için büyük bir mutluluktu. Yunus Emre Enstitüsü olarak geçmiş ile bugünü buluşturan her çalışmaya destek vermeye devam edeceğiz."
Üç gün boyunca süren etkinlik, kültürel ve tarihî bağların pekişmesine, gençler arasında tarih bilincinin artmasına ve iki toplum arasında dostluk köprülerinin daha da güçlenmesine önemli katkılar sağladı.