Cengiz
22 Şubat 2025, 11:26
MSK'nda bildiğim kadar Türk temsilcimiz var. Seçime hazırlıklar yapılırken toplantılarda seçim hafişleri, sandıklara yapıştırılacak etiketler-stikırlar diğerleri arasında görüşülür. Türkçenin olmayışına Türk temsilcimiz usulca protokol gereği toplantılarda dile getirmiştir bundan eminim. Maalesef yaşadığımız çevrede böyle yapılan protokol itirazların aspirin kadar etkisi olmadığını 25 yıldır göre göre öğrendik. Yılanı başından ezmeli bu deyimi bilirsiniz. "BAŞINDAN" sözcüğü Türkçede yazılışı aynı anlamları farklı olan sözlere cinas denir. Ne yapmalıydı temsilcimiz? Başta onu oraya getiren partrisini bilgilendirmekti. Diğer bir adımı halkı bildirmek için yazılı beyanda bulunması uygun olurdu. En azından Türk partileri dil konusunda çok "hasas" olduklarını devamlı vurguluyorlar. Bu konuda beraberce bir itiraz gönderilebilirdi. Ya da devamlı Türk partilerimizin, ısrarla yanlış yaptıkları, ecnebi diplomatlarla, kuruluşlara şikayetlerde bulunsalardı. Kosova'nın Diller kulanım yasası verdır:02/L-37. Bu yasanın 2.3. Maddesi en azından Prizren'de Türkçenin resmi dil olduğunu kapı kadar yazıyor. Aynı 02/L-32 ye göre dil ihlalleri konusunda 32.Maddesinde ne yapılması çok ayan yazılmıştır.
Şimdi ister KDTP ister YTHP diller döksünler, yapılan yanlışlıkları önlerine sersinler bir şey değişmeyecektir. İlk önce karşı taraf şaşırarak çok ciddiye bu işi alacak gibi notlar tutacak ama içlerinde sinsi sinsi gülecekler.
Hatalar yapılır ve düzeltilir. 25 yıl hep hata hep hata yetti artık. Hz. Ali'nin bir sözü vardır çok severim: Bir insanı layık olmadığı yere koymak zülümdür. Partiler işbulma kurumuna dönerseler, kapalı kapılar ardındanm oyunlar oynarsalar, halkı sadece seçimde hatırlarsalar devlet ve hükümet nezdinde Türkleri yok sayarlar ve beklenen sonuç yaşadığımız durumdur kardeşlerim. Şu anda partilerimizin geldiği durumu şu müthiş Prof.Dr. İskender Öksüz'ün yazdığı 20.02.2014 tarihli ironiyi de aktarayım okuyuculara: "Yalanıma inanmayan bunun hesabını verecektir". Hatta yaşadığımız gündemin resmidir bu.
Sununda bir şiirden iki üç satır eklmekle yazıma son vermek istiyorum:
...
Ne kadar uzaksa bir felaket sizden o kadar mutlusunuz
Unuttunuz başkalarının acısını duymayı
Küçük çıkarların büyük kurnazları
Alışverişe döndü tüm ilişkileriniz, hesaplı, planlı...
Kalın sağlıcakla